Genel
Toyota’dan Büyük Açıklama: “Yollarda 150 Milyon Aracımız Var”

Dünyanın en büyük otomobil üreticilerinden biri olan Toyota, hâlihazırda yollarda dolaşan araçlarının sayısını paylaştı ve bu rakam, markanın global etkisinin ne denli büyük olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
2024 yılında, Lexus markası da dahil olmak üzere dünya genelinde 10 milyonun üzerinde araç satan Toyota Motor Corporation, toplamda 10.159.336 adetlik teslimat gerçekleştirdi. Daihatsu ve Hino gibi iştiraklerin katkısıyla bu sayı 10.821.480’e yükseldi. Her ne kadar bu rakamlar bir önceki yıla göre %3,7’lik bir düşüşe işaret etse de, Toyota yine de dünya genelindeki liderliğini korumayı başardı. Üstelik bu başarı, şirketin üst üste beşinci kez Volkswagen Grubu’nu geride bırakması anlamına geliyor.

Ancak asıl dikkat çeken veri, Toyota’nın şu anda dünya yollarında aktif olarak kullanılan yaklaşık 150 milyon araca sahip olması. Şirketin bu bilgiyi kamuoyuyla paylaşmasının temel nedeni finansal: Toyota, hâlihazırda kullanılan araçlardan daha fazla gelir elde etmeyi hedefliyor. Bu doğrultuda, parça ve aksesuar satışlarını artırmak, ikinci el araç pazarında daha güçlü yer almak ve sürücüleri çeşitli “bağlantılı hizmet” paketlerine abone olmaya teşvik etmek istiyor.
Bu hizmetler arasında yer alan Drive Connect, aylık 15 dolarlık bir ücretle güncel navigasyon, canlı temsilci yardımı ve sanal asistan hizmeti sunarken; Entegre Akış paketi ise yine aylık 15 dolara Apple Music ve Amazon Music üzerinden müzik erişimi sağlıyor. Wi-Fi Connect hizmeti ise AT&T aracılığıyla sunuluyor ve aylık 25 dolara mal oluyor.
Toyota ayrıca sigorta ve finansman hizmetlerine de daha fazla odaklanarak bilançosunu güçlendirmeye çalışıyor. CFO Yoichi Miyazaki, şirketin yeni otomobil satışlarından ziyade bu tür ek hizmetlerden daha yüksek işletme geliri elde edebileceğini belirtiyor. Bu yaklaşım, 1 Nisan 2025’te başlayan ve 31 Mart 2026’ya kadar sürecek olan mali yıl hedeflerinde de kendini gösteriyor.
Elektrikli Araçlar
MAN Truck & Bus,Ankara’da elektrikli otobüs üretimine başlıyor!

MAN Truck & Bus, sürdürülebilir ulaşım çözümleri sunma yolunda önemli bir dönüşüm sürecine imza atıyor. Ankara’daki üretim tesisini yeniden yapılandıran ve Ürün Geliştirme Merkezi haline getiren MAN, burada yıl içinde elektrikli şehir içi ve şehirlerarası otobüslerin üretimine başlamayı hedefliyor. İlk eCoach modelinin üretiminin ise 2026 yılında devreye alınması planlanıyor.
Sürdürülebilir mobilite alanında yıllardır öncü bir rol üstlenen MAN Truck & Bus, tüm araç portföyü için net bir sıfır emisyon stratejisini kararlılıkla uyguluyor. İlk elektrikli alçak girişli otobüslerini yollara çıkaran MAN‘ın, şehir içi otobüs teslimatlarının %70’i artık elektrikli modellerden oluşuyor.

“Ankara’daki MAN tesisi dönüşümünün önemli bir parçası”
MAN Truck & Bus Otobüs Birimi Başkanı Barbaros Oktay, odak noktalarının geleceğin teknolojileri olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Elektrikli tahrik sistemi, yerel sıfır emisyonlu mobiliteye geçişte en verimli sistem. Bu teknoloji artık olgunlaşmış durumda. Enerji ve CO2 dengesi de oldukça iyi, üstelik düşük enerji maliyetleriyle de dikkat çekiyor. İklim dostu mobiliteye geçmek için CO2 emisyonlarını önemli ölçüde azaltmalı ve yenilikçi eMobilite teknolojimizi yollara çıkarmalıyız. Amacımız, ürünlerimizi CO2 nötr şekilde üretmek. Güney Afrika’daki tesisimizde bu hedefe ulaştık, Ankara’da ise en geç 2030 yılına kadar bunu gerçekleştirmeyi planlıyoruz.
Otobüslerimizi tamamen elektrikliye geçirebilmek ve e-otobüslere olan yüksek talebi karşılayabilmek için de üretim tesislerimizi yeniden yapılandırmaya başladık. Bu kapsamda, Ankara’daki üretim tesisimizi ve çalışanlarımızı buna göre hazırladık ve fabrikayı kademeli olarak eMobilite’ye geçirdik. Ankara’daki bu yeniden yapılanma ve atılan adımlar, MAN’ın sürdürülebilir geleceğe doğru dönüşüm sürecinin ayrılmaz parçalarını oluşturuyor.”
“Otobüslerin tüm geliştirme faaliyetlerini Ankara’da yürütüyoruz“
MAN Ürün Geliştirmeden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Frederik Zohm ise Ankara’daki çalışmalara ilişkin şunları kaydetti:
“2018/2019 yıllarında Ankara’daki otobüs geliştirme merkezini kurma ve burayı MAN’ın Ar-Ge dönüşümünün bir parçası olarak uluslararası bir araştırma ve geliştirme ağı haline getirme kararı aldık. Bugün Ankara’daki yeni Ürün Geliştirme Merkezi (PDC), otobüslerin tüm geliştirme faaliyetlerini, dokümantasyon çalışmalarını, prototiplemeyi ve proje yönetimini yürütüyor. Artık eCoach modeline ilişkin çalışmalarda burada gerçekleştiriliyor. Bu başarı Münih, Türkiye, Polonya ve Güney Afrika’daki otobüs çalışanlarımızdan oluşan uluslararası bir ekibin yüksek yetkinliği ve özverili çalışması sayesinde mümkün oldu.”
Elektrikli Araçlar
Ford’dan elektrikli atağı: 3 araç birden geldi!

Ford, Türkiye’deki elektrikli araç portföyünü genişletiyor ve yeni modellerini tanıttı. Bunlar arasında yer alan Ford Puma Gen-E, elektrikli motordan aldığı güçle dikkat çekiyor. Puma Gen-E, 14,2 kWh/100 km enerji tüketimi ile oldukça verimli bir sürüş sunarken, 100 kW DC hızlı şarj desteği sayesinde yalnızca 23 dakikada %80 doluluk seviyesine ulaşabiliyor. Bu model, 353 km menzil sunuyor, şehir içi sürüşte ise bu mesafe 494 km’ye kadar çıkabiliyor. Puma Gen-E’nin 0-100 km/s hızlanması ise sadece 8 saniye. Ayrıca, 574 litreye kadar geniş bagaj kapasitesi ve 43 litrelik ek alanı ile kullanıcılarına pratiklik sağlıyor. Araç, 19 inç jantlar, Matrix LED farlar ve 360 derece kamera gibi donanımların yanı sıra, B&O ses sistemi ve 12 inçlik SYNC 4 ekranı ile de teknolojik açıdan zengin bir iç mekan sunuyor. FordPass üzerinden uzaktan araç kontrolü ve şarj yönetimi gibi özellikler de kullanıcıların kullanımına sunuluyor. Ford Puma Gen-E’nin fiyatı ise 1.593.100 TL’den başlıyor.

Bir diğer dikkat çeken model ise Ford Explorer. Bu SUV, 25 dakikada %80 şarj olabilme kapasitesine sahip ve 496 km’lik bir menzil sunuyor. Ford, Explorer ile de elektrikli araç pazarındaki iddiasını güçlendiriyor. Explorer’ın fiyatı ise 1.720.000 TL’den başlıyor.

Son olarak, Yeni Ford Capri de tanıtıldı. Köln’de üretilen ve Ford’un ikonik modelini elektrikli çağın tasarım diliyle buluşturan Capri, efsaneyi modern teknoloji ile harmanlıyor. Capri, 25 dakikada %80 şarj olabiliyor ve tek bir şarjla şehir içinde 471 km’ye kadar sürüş yapabiliyor. Aerodinamik tasarımı sayesinde sadece 16.5 kWh/100 km enerji tüketiyor. Araç, 12 ultrasonik sensör, beş kamera ve üç radar ile donatılmış gelişmiş sürücü destek sistemleri sunarak, sürücüsüne güvenli ve konforlu bir deneyim sağlıyor. Panoramik cam tavan, Matrix LED farlar, B&O ses sistemi ve 21 inç jant opsiyonu gibi özelliklerle donatılmış olan Capri, iç mekanda 14,5 inçlik hareketli bir dokunmatik ekran, büyük bir mega konsol ve 572 litrelik geniş bagaj hacmi ile öne çıkıyor. Yeni Ford Capri, Türkiye’de 1.920.000 TL’den başlayan tavsiye edilen satış fiyatı ile sunuluyor.

Genel
Mercedes’in yeni direksiyonu oyun değiştirici olacak!

Mercedes-Benz CEO’su Ola Källenius, steer-by-wire (kabloyla yönlendirme) teknolojisini “gerçek bir oyun değiştirici” olarak nitelendirdi ve bu sistemin 2026 itibarıyla seri üretim araçlarda kullanılacağını duyurdu.
ZF iş birliğiyle geliştirilen steer-by-wire sistemi, geleneksel mekanik direksiyon bağlantılarını ortadan kaldırarak, sürücünün direksiyon komutlarını elektronik sinyaller aracılığıyla aktarıyor. Bu teknoloji; daha hassas ve kişiselleştirilebilir sürüş hissi, daha kolay park, daha geniş iç mekân düzeni (daha düz veya geri çekilebilir direksiyon tasarımları sayesinde) gibi avantajlar sunuyor.

Sistem aynı zamanda otonom sürüşle de uyumlu: Araç kendi kendine giderken direksiyon sabit kalabiliyor, böylece sürücünün medya içeriklerini izlemesi gibi deneyimler daha konforlu hâle geliyor. Mercedes, sistemin güvenliği için çift yedekli mimari kullandığını ve bir milyon kilometreden fazla test yapıldığını belirtiyor.
Steer-by-wire sayesinde üretim süreci de sadeleşiyor. Sol ve sağ direksiyonlu araçlar için farklı yapılar gerekmiyor; sadece direksiyon aktüatörünün konumu değiştiriliyor.
Mercedes’in geçmişteki direksiyon sistemlerindeki kilometre taşları arasında:
- 1958’de ilk kez opsiyonel hidrolik direksiyon,
- 1967’de çarpışma güvenliği için teleskopik direksiyon kolonları,
- 1990’larda elektrikli direksiyon sistemlerine geçiş,
- 2009’da joystick ile kontrol edilen F-Cell Roadster,
- 2020’de arka aks direksiyonunun S-Serisi’ne eklenmesi gibi yenilikler bulunuyor.
Bu gelişmeyle Mercedes, steer-by-wire teknolojisini sunan ilk Alman otomobil üreticisi olacak. İlk uygulanacak model resmen açıklanmasa da makyajlı EQS SUV’nin bu sistemle donatılabileceği tahmin ediliyor.
-
Elektrikli Araçlar2 hafta önce
2.845.000 TL’ye dört tekerlekten çekişli BYD Seal U-DMi!
-
Genel2 hafta önce
Chery, VW’nin Alman Tesislerinde Üretime Göz Dikti!
-
Elektrikli Araçlar2 hafta önce
RENAULT 5 TURBO 3E: elektrikli ve çok güçlü!
-
Yeni Araçlar2 hafta önce
Citroën C5 Aircross yenilendi | Elektrikli versiyon geldi!
-
Yeni Araçlar2 hafta önce
JAECOO 7 PHEV premium segmentte 1.600 km menzil sunuyor!
-
Genel2 hafta önce
Ferrari 296 Speciale: Daha Hafif, Daha Güçlü, Daha Özel!
-
Genel6 gün önce
Metafleet, yeni Tesla Model Y’yi filosuna kattı!
-
Elektrikli Araçlar2 hafta önce
Nissan 620 km menzil sunan 16 bin dolarlık elektrikli modelini tanıttı!