Bizimle iletişime geçin

Genel

Mercedes’in yeni direksiyonu oyun değiştirici olacak!

Yayın Tarihi:

|

Mercedes-Benz CEO’su Ola Källenius, steer-by-wire (kabloyla yönlendirme) teknolojisini “gerçek bir oyun değiştirici” olarak nitelendirdi ve bu sistemin 2026 itibarıyla seri üretim araçlarda kullanılacağını duyurdu.

ZF iş birliğiyle geliştirilen steer-by-wire sistemi, geleneksel mekanik direksiyon bağlantılarını ortadan kaldırarak, sürücünün direksiyon komutlarını elektronik sinyaller aracılığıyla aktarıyor. Bu teknoloji; daha hassas ve kişiselleştirilebilir sürüş hissi, daha kolay park, daha geniş iç mekân düzeni (daha düz veya geri çekilebilir direksiyon tasarımları sayesinde) gibi avantajlar sunuyor.

Sistem aynı zamanda otonom sürüşle de uyumlu: Araç kendi kendine giderken direksiyon sabit kalabiliyor, böylece sürücünün medya içeriklerini izlemesi gibi deneyimler daha konforlu hâle geliyor. Mercedes, sistemin güvenliği için çift yedekli mimari kullandığını ve bir milyon kilometreden fazla test yapıldığını belirtiyor.

Steer-by-wire sayesinde üretim süreci de sadeleşiyor. Sol ve sağ direksiyonlu araçlar için farklı yapılar gerekmiyor; sadece direksiyon aktüatörünün konumu değiştiriliyor.

Mercedes’in geçmişteki direksiyon sistemlerindeki kilometre taşları arasında:

  • 1958’de ilk kez opsiyonel hidrolik direksiyon,
  • 1967’de çarpışma güvenliği için teleskopik direksiyon kolonları,
  • 1990’larda elektrikli direksiyon sistemlerine geçiş,
  • 2009’da joystick ile kontrol edilen F-Cell Roadster,
  • 2020’de arka aks direksiyonunun S-Serisi’ne eklenmesi gibi yenilikler bulunuyor.

Bu gelişmeyle Mercedes, steer-by-wire teknolojisini sunan ilk Alman otomobil üreticisi olacak. İlk uygulanacak model resmen açıklanmasa da makyajlı EQS SUV’nin bu sistemle donatılabileceği tahmin ediliyor.

Okumaya devam et
Yorum yapmak için tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

Stellantis’ten PureTech Motor Mağdurlarına Yeni Haklar: Tazminat ve Uzatılmış Garanti Devrede!

Yayın Tarihi:

|

Yazar

Stellantis, PureTech 1.0 ve 1.2 litrelik motorlara sahip Avrupalı tüketicilere yönelik önemli bir tazminat politikasını hayata geçiriyor. Şirket, önceki nesil motorlarda görülen aşırı yağ tüketimi ve triger kayışı problemleri nedeniyle müşteri mağduriyetlerini telafi etmek üzere yeni bir çevrimiçi başvuru platformu kurdu.

Söz konusu tazminat uygulaması, 1 Ocak 2022 ile 31 Aralık 2024 tarihleri arasında yapılan bakım ve onarım masraflarını kapsıyor. Citroën, Peugeot, DS Automobiles ve Vauxhall markalı araç sahipleri, https://stellantis-support.com adresi üzerinden dijital başvuru yaparak geri ödeme talebinde bulunabilecek. Bu platform, tüketiciye hızlı, belgeli ve şeffaf bir hak arama süreci sunmayı amaçlıyor.

Tüketici Haklarında Yeni Dönem: Dijital Tazminat Süreci

Fransa ve İspanya’da pilot uygulaması başlatılan sistem, Avrupa genelinde kademeli olarak devreye giriyor. Tazminat hakkından yararlanabilmek için, araçta meydana gelen arızaların üretici bakım planına uygun olarak, yetkili bir servis tarafından teşhis ve onarımının gerçekleştirilmiş olması gerekiyor.

Bu adım, Stellantis’in müşteriyi yalnızca garanti süresince değil, sonrasında da teknik olarak koruma altına alma taahhüdünün önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Tüketici, yalnızca bir araç satın almıyor; markadan uzun vadeli güven ve sorumluluk beklentisi de taşıyor.

Okumaya devam et

Genel

Bugatti’nin CEO’su, Günlük Hayatında Golf R32 Kullanıyor

Yayın Tarihi:

|

Yazar

Elektrikli hiper otomobillerin arkasındaki dahi isim Mate Rimac, Bugatti Rimac CEO’su olarak ultra teknolojik projelere liderlik ederken, özel hayatında oldukça mütevazı ama karakterli bir hot hatch kullanıyor: Volkswagen Golf R32 Mk5.

Hırvat girişimcinin sahip olduğu beş kapılı Golf R32, altı ileri DSG şanzımanla donatılmış ve hâlâ aktif olarak kullanılıyor. Rimac, bu VR6 motorlu performans hatchback’ini yalnızca bir koleksiyon parçası olarak değil, gerçek bir sürüş deneyimi sunan günlük araç olarak konumlandırıyor. Ona göre küçük çaplı bir restomod – örneğin gelişmiş multimedya entegrasyonu ve daha kaliteli iç trim – R32’yi “harika bir hot hatch”e dönüştürmek için yeterli olur.

Rimac’ın geçmişi de bu tutkuyu doğruluyor. Kariyerine bir BMW E30’u elektrikliye dönüştürerek başlayan CEO, yıllar içinde E39 M5, E46 M3 CSL, Z4 M Coupe, F90 M5 ve V10’lu M6 gibi yüksek performanslı BMW modellerine de sahip oldu. Ancak garajındaki bu Golf, sadece bir otomobil değil – mühendisliğe olan saygının bir yansıması.

Rimac’ın geçmişte, Volkswagen Grubu’nu Bugatti’yi elektrikli SUV’ye dönüştürmekten vazgeçmeye ikna ettiği biliniyor. Onun bu vizyonu sayesinde, Chiron’un yerini alacak V16 motorlu, hibrit hiper otomobil Bugatti Tourbillon geliştirildi. Bu yaklaşım, performans ruhunun gelecekte de var olacağına dair güçlü bir mesaj taşıyor.

Mate Rimac gibi liderlerin Golf R32 gibi araçları hâlâ tutkuyla kullanıyor olması, otomobil dünyasında “gerçek otomobil tutkusunun hâlâ hayatta olduğuna” dair en somut göstergelerden biri.

Okumaya devam et

Genel

Ford Focus ST Üretimi Sona Eriyor: Hot Hatch Efsanesine Veda

Yayın Tarihi:

|

Yazar

Ford’un performans odaklı C segment temsilcisi Focus ST, Avrupa’da üretim hattının sonuna geldi. Ford, İngiltere pazarı için sipariş defterlerini resmen kapattı; bu da modelin bireysel yapılandırma seçenekleriyle artık siparişe açık olmadığı anlamına geliyor.

Focus ST, özellikle 2.3 litrelik EcoBoost motoru, manuel şanzıman seçeneği ve Ford Performance mühendisliğiyle segmentinde sürüş keyfiyle öne çıkan bir modeldi. Ancak markanın elektrifikasyon öncelikli ürün stratejisi doğrultusunda, modelin doğrudan bir halefinin olmayacağı da netleşti.

Ford, bayi envanterinde hâlen yaklaşık 170 adet satılmamış Focus ST bulunduğunu belirtiyor. Yani stoktan alım halen mümkün; ancak yapılandırmaya dayalı üretim dönemi kapandı. Avrupa’nın diğer bölgelerinde sipariş kabul edilip edilmeyeceği ise henüz netlik kazanmış değil.

Focus’un üretimi bu yılın Kasım ayında Almanya’daki Saarlouis fabrikasında tamamen sona erecek. Bu karar, 2023’te Fiesta’nın ve daha önce Mondeo’nun üretimden kaldırılmasının ardından Ford’un içten yanmalı kompakt otomobil gamında ciddi bir daralma yaşandığını gösteriyor.

Focus ST’nin vedası, Avrupalı sürüş tutkunları için sadece bir modelin değil, aynı zamanda uygun fiyatlı, manuel, yüksek performanslı hot hatch döneminin kapanışını da simgeliyor.

Okumaya devam et

Trend Haberler